Haberler

Rekabetçi Avantaj İçin Küresel Lojistik Stratejileri Sunumu

Georgetown Üniversitesi Lojistik Ensititüsü Direktörü ve "Global Lojistik Araştırma Programı" yöneticisi olarak görev yapan Profesör Ricardo Ernst tarafından verilen sunum büyük bir ilgi ile takip edildi. Borusan Lojistik ve Omsan'ın ortaklaşa düzenlemiş oldukları organizasyonda ; . Küreselleşen dünya pazarında rekabetçi avantaj, şirketlerin mükemmel bir tedarik zinciri yönetimi stratejisi benimsemesi ile mümkün olacağı, . Ürünün Sahibi Kim? Süreci Kim Yönetiyor? Rekabetçi vantaj Nerede Yakalandı? sorularının cevapları işlenmiştir. Dünya çapında Tedarik Zinciri Yönetimi'nin küresel rekabet için önemine inanan Abbott Labaratories, Arnaco Chemicals, Applied Materials, Baker - Hughes, Cargill, Case Corporation, Challenge Air Cargo, The Coca-Cola Company, DHL - Danzas, Ecucaqlity, Fairchild Industries, Foss, Fujitsu, General Motors, Gillette, Intradeco, Kimberley Clark, Lufthansa, Lummus, Maersk Lines, m & M Mars, Nestle, Petroleos de Venezuela, Rockwool, Simmons Internaqcional, Supermercados El Rey, Unilever, Walt Disney Co. , Michelin, The World Bank gibi dünyanın önde gelen firmaları strateji değerlendirme çalışmalarını Ricardo Ernst ve ekibine yaptırmışlardır. Borusan Lojistik ve Omsan Lojistik'in katkılarıyla Türkiye'ye gelen dünyaca ünlü lojistik gurusu Prof. Dr. Ricardo Ernst, 02 Temmuz 2004 Cuma günü Hyatt Regency Oteli'nde düzenlenen toplantıda, Türk İş dünyasının üst düzey yöneticilerine "Rekabetçi Avantaj için Küresel Lojistik Stratejileri"ni anlattı. Georgetown Üniversitesi Lojistik Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Ricardo Ernst, küreselleşen dünya pazarında rekabetçi avantajın firmaların lojistik faaliyetlerine paralel geliştiğini ve ürün maliyetlerini aşağı çeken en önemli faktörlerden birinin doğru lojistik yönetimi olduğunu ifade etti. İş dünyasındaki rekabette en önemli silah haline gelen lojistik yönetimini anlatan ve şirketlerin bu amaçla izlemesi gereken stratejiler üzerinde duran Prof. Dr Ricardo Ernst, ülkeler arasında zaman ve mesafe engellerinin yıkıldığını ifade ederek, lojistik faaliyetlerinin mutlaka global bir boyut kazanması gerektiğini söyledi. Ernst, günümüzde artık bir şirketin yeni bir ürününü Amerika Birleşik Devletleri'nde geliştirdikten sonra, Asya'da üretip Avrupa'da satmasının sık rastlanılan bir durum olduğunu belirtti ve "İçinde bulunduğumuz global koşullar, bir ürünün üretimiyle satın alımı arasında yer alan ve şirketin kârlılığını doğrudan etkileyen lojistik süreçlerinin önemini daha da artırmıştır. Geçmişte bir çok şirket, pazarlama, finans ve üretim odaklı stratejiler geliştirmekteydi. Bu yaklaşım ürünün üretilmesi ve satın alınması arasında gelişen sürecin bilincinde olunmamasından kaynaklanıyordu. Bugün şirketler üretim aşamasında maliyetleri düşürmek yerine doğru lojistik süreçlerini uygulayarak nakit akışlarını ve karlılıklarını artırmayı hedeflemektedir" dedi. Ernst, küreselleşen dünya pazarında ürünler arasında fiyat rekabeti, promosyon, ürün farklılaşması gibi stratejilerin artık çok benzeştiğini belirterek, rekabetçi avantaj yaratacak en önemli konunun tedarik zincirindeki farklılaşma olduğunu vurguladı. Ernst, mükemmel bir tedarik zinciri yönetimi ile hem hizmet farklılaşması hem de daha uygun maliyetlere ulaşmanın mümkün olabileceğini söyledi. Prof. Dr. Ricardo Ernst, "Büyük şirketler en önemli rekabet stratejilerini tedarik zinciri planlaması üzerine kurmaktadır" dedi. Prof.Ernst, global uygulamaların ve lojistiğin, şirketlerin rekabetçi özelliklerini korurken, uluslararası pazarlara entegrasyonunu sağlayacak stratejik çözümler üretmelerini de zorunlu kıldığını ifade etti. Ernst, "Şirketler rekabet avantajı kazanmak için küresel pazara yönelik ürün tasarlamalı, üretmeli ve bunun dağıtımını da şirketin finansal kaynaklarını en doğru biçimde kullanabileceği lojistik süreçleriyle yapmalıdır" dedi. Türkiye'de çok ciddi bir dinamizmle karşılaştığını ve bunun kendisini çok etkilediğini belirten Prof. Dr. Ricardo Ernst, özellikle şirket tepe yöneticilerine seslenerek, tedarik zinciri stratejileri üzerine daha fazla eğilmelerini, lojistiği önemsiz bir arka bahçe fonksiyonu olarak görme hatasına düşmemelerini tavsiye etti. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesinin Avrupa'daki lojistik faaliyetlerinin ağırlıklı yönünü Türkiye'ye kaydıracağı söyleyen Prof. Ernst, "Türkiye'nin stratejik coğrafik konumu mevcut karayolu taşımacılığı endüstrisi ile birleşince çok önemli avantajlar sağlamaktadır. Türkiye diğer ülkelere oranla düşük işgücü maliyeti ile yüksek seviyede verimlilik sunarak birçok endüstri için çekici bir ülke haline gelmiştir" dedi. Türkiye'nin otomotiv sektöründeki başarısını örnek veren Prof. Dr. Ernst, diğer sektörlerde olduğu gibi lojistik sektöründe de gelişme için ekonomik ve siyasi istikrarının şart olduğunu hatırlattı.